Başkomutanımız ve Partimizin Kurucu Önderi Kaypakkaya Yoldaşı ve Mayıs ayı Ölümsüzlerini Sosyalist Halk Savaşında Yaşatacağız!

Mayıs ayının tarihsel direnişini MKP-HKO savaşçıları olarak bizler de dağlardan selamlıyoruz.

Partimizin kurucu önderi baş komutanımız İbrahim Kaypakkaya yoldaş başta olmak üzere tüm devrim ve komünizim şehitlerini saygı ve minnetle anıyoruz.

Kaypakkaya yoldaş sosyalizm bilimini kuşanarak Türkiye-Kuzey Kürdistan topraklarında aşılamaz denilen bir eşiği aşmış, sınıf mücadelesi içerisinde palazlanan gerici anlayış ve düşüncelere karşı radikal bir biçimde mücadele etmiş ve bu fikirlerinden bir nebze olsa taviz vermemiştir. Kaypakkaya yoldaşın devrime kattığı önemli teorik-politik katkıları hala güncelliğini korumakla beraber başlattığı silahlı mücadele çağrısı ardıllarının en temel pratik-politik hattı olmuştur. Önder yoldaşın faşizmin zindanlarında takındığı sarsılmaz irade, devrim ve komünizm savaşımına duyduğu derin inanç bizlerin tartışmasız her dönem yol göstericisi olmuştur. Önder yoldaşın ve ölümsüzleşen yoldaşlarımızın can bedeli yarattığı, süreklileştirdiği devrim mücadelesini nefes aldığımız her alanda  yükselteceğimizin sözünü yineliyoruz.

Faşizm, egemenliğini korumak ve sömürü sistemini sürdürmek için baskı mekanizması oluşturmak zorundadır ve devlet egemen sınıfların elinde tüm kurumlarıyla baskı ve zor gücü olarak halklara karşı örgütlenmiş ve konumlanmıştır. Ordusu, Polisi, Mahkemeleri, Yargısı, Bekçisi, Bürokrasisi, eğitim kurumları, halkları her yönüyle kuşatmış, halklara karşı topyekün savaş açmışlardır. Halkların bunlara karşı örgütlenmekten ve mücadeleden başka çaresi yoktur.

COVİD-19 salgını süreci de göstermiştir ki, ne devlet ne de egemen sınıflar nezdinde halkın hiç bir değeri yoktur. Varsa yoksa sermayenin, tekellerin çıkarıdır.  Bu süreçte bunları ve fazlasını işten atılarak, sağlıksız koşullarda çalışmaya mecbur bırakılarak, sokak ortasında dövülerek, evde ve sokakta şiddet görerek, irademize kayyumlar atanarak, tecavüzcülerin-uyuşturucu baronlarının toplum içine salıverilmesiyle, mezarlarımız yıkılarak, cansız bedenlerimizin kaldırım altlarına gömülmesiyle yaşadık- gördük ve görüyoruz. Bu gördüklerimize ve yaşadıklarımıza en küçük itirazımız yine polis-bekçi şiddeti, işkence ve mahpusluk olmuştur.

Tek kurtuluş yolu vardır, o da silahlı devrim mücadelesidir. Ezilen halkların gerçek kurtuluşu devrim mücadelesinden geçmektedir. Devrimin silahlı mücadeleden geçtiğini işçilerin, kadınların, gençlerin ve bilcümle ezilen halklarımızın kurtuluşunun bu yönde kazanılacağını bir kez daha vurguluyoruz.

Öncüllerimizin bizlere bıraktığı en büyük mirasta budur.

Kaypakkaya yoldaş şahsında mayıs ayınında ölümsüzlüğe yürüyen Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ı, Haki Karer, Halil Çavgun, Mehmet Karasungur, İbrahim Bilgin ve Dörtleri, Mehmet Kurnaz’ı, Armenak Bakırcıyan yoldaşı, mücadeleleri ve direnişleriyle yolumuzu aydınlatan ölümsüzlerimizin kavga bayraklarını onurla taşıyacağız.

Bir kez daha onurla ve gururla tekrarlıyoruz ki, biz bu mirasın bekçileri değil devamcılarıyız ve size söz veriyoruz. Tetik boşluğunda aldığımız her nefesi bu mücadele uğruna soluyacağız. Ne patikalarda ki izleriniz kapanacak, nede silahlarınız susacak. Biz kazanacağız, halk kazanacak, Sosyalist Halk Savaşı kazanacak…

İBRAHİM KAYPAKKAYA ÖLÜMSÜZDÜR

PARTİ VE DEVRİM ŞEHİTLERİ ÖLÜMSÜZDÜR

ŞEHİT NAMIRIN

YAŞASIN PARTİMİZ MKP

YAŞASIN HKO-PHG-MKB-MGB