Ölü mü denir şimdi ona? O sonsuzluğa uğurlanırken ardında bıraktığı yoldaşları, birleşik devrim güçleri, onun boşluğunu doldurmak için bir adım öne çıkarken… MLKP Merkez Komite üyesi ve HBDH Genel Konseyi üyesi Baran Serhat yoldaşımız, faşist TC devleti tarafından iki yıl önce bir suikast saldırısı ile katledildi.
HBDH’nin kuruluşu, sömürgeci faşist Türk devletini korkuttu ve kurulduğu günden bugüne onun her türlü azgın saldırısının hedefi oldu. Savaş alanlarına, özgürlük savaşçılarımızın bulunduğu yerlere yığdığı ordu, polis, özel kuvvetleriyle yetinmedi; pusular ve önceden tasarlanmış siyasi suikastlerle de üzerimize geldi. Baran Serhat yoldaşımızın katledilmesi rastgele bir eylem değil, planlı ve hesaplı bir devlet cinayetiydi. Baran Serhat, yaşamın ve mücadelenin her alanında var olmuş, alınteri akıtmış bir devrim hamalıydı. HBDH’nin kuruluşuna aktif katkı sunan kurucu önder kadrolardandı. Birleşik devrim bilincinin güçlenmesi, antifaşist mücadelenin birliği ve başarısı, silahlı devrimci savaşta siper yoldaşlığının yerleşmesi ve HBDH’nin birlik ruhuyla Türkiye ve Kürdistan’da yayılması, Türkiye ve Kürdistan devriminin iç içe gelişimi için büyük katkılar sundu. Baran yoldaşımızın birleşik devrimimizi yükseltmekteki çabaları ve iradesi, bizlere yol göstermeye devam ediyor.
Kuşkusuz AKP-MHP faşist iktidarı ne yaptığını ve niçin yaptığını bilerek, birleşik devrim hareketinin önder kadrolarından, komutanlarından Baran Serhat’ı seçerek ve planlayarak katletti. Bu, faşist devletin özel bir politikasıdır ve Kürt Özgürlük Hareketi’nin yönetim kadrolarına dönük de sık sık başvurduğu bir yoldur. HBDH, düşmanın devrimin öncü kadrolarına dönük bu tür suikast saldırılarını, birleşik devrim hareketimize yönelmiş saldırılar olarak görmekte ve güçlü bir şekilde bunlara karşılık verme iddiasındadır.
HBDH faşizmi devrimci savaşla yıkmak için yola çıktı. Bu yolda en iyilerimizi, en önde olanlarımızı; Ulaş’ları, Nubar Ozanyan’ı, Taylan Demircioğlu’nu, Alper Çakas’ı, Atakan Mahir’i, Yılmaz Kes’i, Delal Amed’i, Sevda Serinyel’i, Yeliz Erbay’ı, Ceren Güneş’i ve Aynur Ada’yı, burada adını sayamadığımız birçok öncü komutan ve savaşçımızı toprağa verdik. Ancak bu, birleşik devrim mücadelemizi zayıflatmak bir yana, ölümsüzleşenlerimizin amaç ve ideallerini de yüklenmiş olarak her bir birleşik devrim savaşçımızı daha da güçlendirdi, hareketimizi biledi. Evet mücadelemiz açısından kayıplarımız büyük, komutan ve öncü yoldaşlarımızın eksikliklerini hep hissedeceğiz ama biriktirdikleri emekler ve yarattıkları değerler kendi örgütlerini, birleşik devrim hareketini aşarak ve büyüterek Türkiye ve Kürdistan halklarına mal olmuştur. Diğer adsız savaşçılarımızla birlikte tarihe ve geleceğe bayrak olmuşlardır.
“Hayat ve devrim her yerdedir”
Baran yoldaş: İdeallerini, umudunu, inadını ve de kavgadaki coşkunu büyütüyoruz. Hep hayal ettiğin şeyler gerçekleşiyor; Türkiye ve Kürdistan’ın her yanında HBDH milisleri, gün aşırı sabotajlar ve devrimci ataklarla faşizmin mevzilerini vuruyor. Türkiye ve Kürdistan’ın dağlarında savaş mevzilerinde gerilla güçlerimiz düşmanın korkusu olmaya devam ediyor. Birleşik devrim güçlerimiz; faşizmi yıkma, özgürlüğü kazanma iddiasıyla sokaklarda, alanlardalar. 2021 yılında gençliğin eylemliliği sürüyor, kadınlar her zamanki gibi yasakları çiğneyerek faşizmin karşısına dikiliyor. Türkiye ve Kürdistan, Newroz’dan 1 Mayısa akmaya hazırlanıyor. İşçi sınıfı ve emekçiler, ezilenler; baskı ve sömürü çarklarını yok edecek yıkıcı yaratıcı eylemlerini henüz konuşturamasalar da, direnişi ve umudu büyütüyor, isyanı örüyorlar. Tam da senin dediğin gibi: “Hayat ve devrim her yerdedir.” Dünyada, bölgemizde, Türkiye ve Kürdistan’da, devrim her yerde!
Baran Serhat ölümsüzdür!
Faşizmi Yıkacağız, Özgürlüğü Kazanacağız!
HBDH Yürütme Komitesi